26 Eylül 2014 Cuma

Göz ve Kirpik Bakımı : Vichy Liftactiv Serum 10 Eyes&Lashes

Herkese merhaba;
Daha çok yazı, daha çabuk toparlanma.. O yüzden hızlıca bir giriş yapıyorum.

Bugün size Vichy Liftactiv Serum 10 Eyes & Lashes ürününden bahsedeceğim. Yani hem göz çevresi bakımınızı yaparken, hem de kirpik bakımınızı üstlenen orta dereceli bir bakım serumunu tanıtmaya çalışacağım.

Bu ürün kesinlikle koyu halkalar ve şişkinlik gidermek için tasarlanmış bir ürün değildir. Bu amaçla kullanan kişilerde hayal kırıklığı olacaktır.

Öncelikle içeriğinden ve etkisinden, daha sonra faydalarından ve şişenin yapısından bahsedeceğim.

Aktif bileşen olarak rhamnose %10, hyaluronik asit, seramitler ve sedef inci taneleri kullanılmıştır. Rhamnose; bazı Brezilya bitkilerinden alınan bir tür bitkisel şekerdir. Yatıştırıcı özelliği ile bilinmektedir. Aynı zamanda yoğunlaştırılmış formülü ile kullanan Vichy, cildin gençlik kaynağı güçlü etken olarak kullanmıştır.
Hyaluronik asit; artık bilindiği üzere kırışıklık düzgünleştirecek azaltıcı etkiye sahiptir.
Seramitler; vücudun temelinin bir parçası olarak bariyer görevi görürler ve cildin nemini düzenler.
Sedef inci taneleri ise; parlaklık vermesi amacı ile kullanılmıştır.

Göz çevresinde ve kirpiklerde gençleştirici etkiye sahiptir. Kırışıklıklar, sıkılık kaybı ve parlaklık üzerinde uzmanlaşmış bir bakım ürünüdür. Bu serumun, göz çevresinin yaşlanmaya başlamış,ışıltını kaybetmiş ve zayıflayan kirpiklere ihtiyacı vardır :) Bu ürünü kullanmak istiyorsanız eğer önce şikayetiniz bu yönde olduğuna dikkat edin derim. Daha belirgin gözler için lifting etkisine sahiptir. Kirpikleri güçlendirir. Hassas ciltler dahil tüm cilt tiplerine uygun bir ürün olup, 25 yaş ve üzeri kullanıma uygundur.

Faydaları ise; kırışıklarda azalma ve sıkılık sağlar. Gözlere ve bakışlara canlılık katar. Kirpikleri güçlendirir ve iyileştirir.

Serumun dokusu ise; ultra hafif serum kıvamındadır. Parmağınıza sıktığınızda süt renginde olup, uygulama işlemine geçtiğinizde şeffaflaşarak hafif bir dokuya sahip olduğunu hissedeceksiniz.

Şişesi; 15 ml. lik pompalı, şık ve kullanışlı bir şişeye sahiptir. Satış fiyatı 94.90 TL. Satın almak isterseniz buradan bulabilirsiniz.

Kirpiklerde dahil olmak üzere tüm göz çevresine, özel masaj yöntemiyle uygulanmaktadır. Uygulama yöntemi ile ilgili video paylaşacağım.



Ürünü kullanırken bu masaj hareketleriyle uygulamaya özen gösterirseniz daha çabuk verim alırsınız. Defalarca üründen parmağınıza sıkmanıza gerek yok. Videoda gösterildiği kadar ürün yeterli olacaktır. Ayrıca kirpik bakımınıza geçtiğinizde tekrardan ürün almayıp, parmağınızda kalanı kadar kirpik uygulaması yapmanız gerekmektedir. Bunu belirtmeden geçemeyeceğim.

Ürün ambalajından her şey anlatılmaktadır.

Şişesi ise bu şekildedir. Fotoğrafta büyük dursa da avuç içi kadar her yere rahatlıkla taşınabilir bir şişe tasarımına sahip. 
İşte bu da kanıtı :)
Umarım keyifle okuduğunuz ve ayrıca bilgilendirebildiğim bir yazı olmuştur.

Sizin kullandığınız göz ve kirpik bakım ürünleri nelerdir?

Yazımı yararlı bulduysanız beğenmeyi, paylaşmayı ve beni takip etmeyi unutmayın :)

Sorularınız varsa yazmayı ihmal etmeyin. Bir sonraki yazıda görüşmek üzere

Hoşçakalın !

İletişim:
Instagram: nevicoco
Twitter: neviico
Bloglovin: nevico
Email: nevicoco@gmail.com

22 Eylül 2014 Pazartesi

En Yakın Dostunuza Veda Etmek...

Herkese merhaba,
Ne yazık ki yaklaşık 1 aydır blog ile ilgilenemiyorum. Çünkü benim 11 yıllık dostum, arkadaşım, bebeğim kısaca herşeyim olan Tarçın'ım hastalığından dolayı çok ağırlaşmıştı.. Tüm zamanımı onunla geçiriyordum. Ve dün sabah saat 9.30 civarlarında bana veda etti.

Yazıyorum, acımı hafifletmeye çalışıyorum. Ama içim çok acıyor. Elbet bir gün olacağını biliyordum, insan buna kendini nasıl alıştırabilir ki?

Tarçın benim kucağıma verildiğinde daha 3 aylıktı. Ağzında diş yoktu, ayakta durmakta zorlanıyordu, merdiven basamaklarını çıkamıyordu.. Kısaca daha mini minnacık bir bebekti. 03.03.2003 yılında doğmuş. Karnesine o şekilde işlenmiş olarak bize bir sabah bir aileden hediye geldi. Avuç içi kadar birşey. Ancak Tarçın pet shoptan satın alınmış hasta bir köpekmiş. Tabii biz bunu çok sonra öğrendik. Bize hediye eden ailede 2 gün önce alıp bakamayacağını anlayarak bize vermişler. Onlar canlı, hemde bize muhtaç canlı ! Bakamamak ne demek? Hadi bakamıyorsun neden almaya kalkışıyorsun? Yine de iyi bakamayıp bize vermişler ki biz ailecek 11 sene yaşatmışız. Başka bir ailede olsa eminim çoktan sokağa atılmıştı..

İlk geldiği gün kanlı ishaldi.. Doktora götürdük. Çok yaşamaz ölür dediler. Daha ufacık olduğu için salonun ortasında ona yer yapmıştık. Yerde bende onunla birlikte yatmıştım. Aman bir şey olmasın diye. Bir şekilde atlattık biz bunu. Yaklaşık 1 sene sonra sara krizi geçirdi. Evet bildiğimiz insanlarda olan epilepsi.. Düzenli olarak ilaç kullanmaya başladı derken anüsten bağırsağı çıktı. Yaklaşık 3 ay hastanede yattı. İyileşti derken bir kez daha tekrarladı. 3 ay daha hastanede yattıktan sonra sadece sarası kalmış olarak tertemiz yuvasına döndü. Küçüklüğünden beri bir bağırsak problemi mevcuttu zaten. Her gün ilaç kullandığı için ilacın yan etkisi olarak zamanla duymamaya başladı sonra yavaş yavaş görmemeye başladı. Önce tek gözünü, 5-6 ay sonra da iki gözünü de kaybettik. Artık sağır, kör ve ara ara yine bağırsak problemi yaşayan , ama mutlu, hareketli, uysal bir köpekti. Çünkü rahatı hep yerindeydi.. Derken yaklaşık bundan 7 ay önce tuvaletini tutamamaya başlamıştı. Biz tekrar hastaneye götürdük. Ameliyat oldu. Bir parça alınıp patolojiye gönderildi. Ve kötü haber 2 hafta sonra geldi. Tarçın kolon kanseriydi. Halk adında bilinen yani bağırsak kanseriydi..

Doktor kemoterapi yanlısı olmadı. Çünkü ileri derecede en son safhaya gelmiş, getir götür yaparken kemoterapinin kusma, ateş gibi yan etkisi (insanlardaki gibi) hayvanı daha çok yoracağını, tedavi olarak herhangi bir cevap alamayacağımızı söyledi. Yani ya uyutacaktık, ya da o şekilde taburcu olup bakımını üstlenecektik. Biz tabii ki bakımı tercih edip evimize taburcu olduk. Kanaması olduğu için altını bağlamaya başladık. Bebek gibi günde 6-7 kez bezini değiştirirken, her defasında yıkayıp, ilaç sürüp bağlıyorduk. Bu da biraz onu rahatlatıyordu. Yemeğini yiyor, suyunu içiyordu. Bahçede bir alan yapmıştık. Yaz olduğu için o alana bezini açıp bırakıyorduk. Sıkıldığı zaman bize seslenip, içeri alıyorduk.

Ailem son 10 gündür İstanbul dışındalardı. Dönüş için normalde bu sabah yola çıkacaklardı.  18 Eylül'de birden bire çok hızlı şekilde ağırlaştı. Ne su içiyordu, ne mama yiyordu. Ayağa kalkamamaya başladı. Benim desteğimle kaldırdığımda kendini yere bırakıyordu, düşüyordu. Şırıngayla su vermeye başlamıştım. En azından su içsin diye. Çok zayıflamıştı. Altını değiştiriyordum, kucağıma alıyordum, seviyordum, öpüyordum. yatağına koyuyordum. Bizimkiler sıkılıp erken dönmeye karar vermişler. Pazar gecesi evdelerdi. Ben yine son olarak pazar akşamı altını değiştirdim, kucağıma aldım sevdim, öptüm, Allah'ım acısı varsa sen dindir dedim, yatağına yatırdım, çok zayıfladığı için de üstünü örttüm. Gece annemler geldi. Annemler de tarçını son olarak görmüş oldu. Sabah oldu, gözleri görmediği için zaten arada gözleri açık uyuyordu. Ben anlayamadım ilk başta yanına gittim. Hadi kızım gel dedim, daha bedeni sıcaktı belli ki daha yeni melek olup uçmuştu. Belki de annemleri beklemişti son nefesini vermek için.. Sonrası belli..

Tek temennim artık şuan çok mutlu olduğunu ve tek gücüm artık şuan acı çekmediğini bilmem.
İyi uykular bebeğim..

Seni çok özleyeceğim 11 yıllık dostum..

03.03.2003-21.09.2014
Canınızı sıktıysam affola.. Sadece sizlerle dertleşip, rahatlamak istedim..

Bir sonraki yazıda görüşmek üzere.
Hoşçakalın !

İletişim:
Instagram: nevicoco
Twitter: neviico
Bloglovin: nevico
Email: nevicoco@gmail.com